DOĞU GEZİSİNDE YAŞADIĞIM BİR OLAY!…

Pazartesi, Haziran, 2014
511
Ana Sayfa ·Hikayeler ·DOĞU GEZİSİNDE YAŞADIĞIM BİR OLAY!…

10481582_10152265244172842_1590089797750368565_n (1)BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM.. 

Gruplarla yapılan gezilerde keyif almanız için bazı seçeneklerin bir arada olması lazımdır.

Bu seçeneklerden bir tanesi bile olmazsa o gezi sizin için tam bir kabus olur..

Bu seçenekleri şöyle sıralamak doğru olacaktır..

1- İyi ve konforlu bir araç

2- Bilgili ve tecrübeli bir rehber

3- Uyumlu yolcular..

Şayet bunlarda birisi aksarsa o gezi size tam bir kabus yaşatacaktır..

14/21 Haziran 2014 Tarihlerinde “DOĞU ANADOLU TUTUNA” katılmıştım..

Gezimizin ilk gününde, iki sıra arkamda oturan ve devamlı konuşup saçma sapan yorumlar yapan birisi  benim bu gezinin daha ilk günün de neşemi kaçırmama sebep oldu..

Önceleri ya sabır çekerek cevap vermek istemedim. Ta ki,  “Namaz kılıp oruç tutanların özgürlükleri ellerinden alınmıştır” diyene kadar..

 

İlk tepkiyi eşim verdi kendisine..Ama adam daha da ileri gidince, yerimden kalkıp tepesine dikildim. Benim çıkışım karşısında sustu..

Tam bir din düşmanı olduğunu anladım.

 

DİNİME KÜFREDEN BARİ MÜSLÜMAN OLSA…

Ben; “Allah… Din… Peygamber… Din büyükleri… Takke… Sakal… Başörtüsü” hakkında, “küfür dolu bir yazı” yazılırsa, veya söz söylense işte orada zıvanadan çıkarım!..

Tutamam kendimi; Sövene söverim!..

Hakaret edene, hakaret ederim!..

Küfredene misliyle cevap veririm!..

Uzun lâfın kısası;

Eğer küfrediyorsam, vardır bir sebebi!..

Hani, merhum Mehmed Akif der ya;

“Zulmü alkışlayamam,

Zalimi asla sevemem;

Gelenin keyfi için, geçmişe kalkıp sövemem,

Biri ecdadıma saldırdı mı, hatta boğarım!..

– Boğamazsın ki!

– Hiç olmazsa yanımdan kovarım.

Üç buçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam;

Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam…

 

Tur rehberimizin ikazları ile işi fazla uzatmadım..Kendisine gerekli cevabı ilk molamızda verdim…

Bana pek cevap veremedi.

Bunlar hep böyledir, yalan yanlış kulaktan dolma fikirlerle insanlara ukalalık ederler, ancak gerçekler yüzlerine söylendiğinde dut yemiş bülbüle dönerler..

 

Benim çıkışımdan sonra pek sesini çıkartmadı..Ta ki İshak Paşa Sarayına gidene kadar…

Gezimizin 5. gününde, İshak Paşa Sarayına gidiyorduk…

Ağrı Dağı’nın ve Doğu Bayazıt’ın yakınında, yalçın dağlar arasında tek başına bütün ihtişamıyla duran sarayı görüp de etkilenmemek mümkün değildi..

Otobüste tam bir sessizlik vardı. Ancak bu sessizlik; “Adam kendi zevki için dağ başına saray yaptırmış,” sözleriyle bozuldu.

Bu sessizliği bozan,”Namaz kılıp oruç tutanların özgürlükleri ellerinden alınmıştır” diyen “YARATIK” dı ..

Hanımın “Allah aşkına cevap verme” ikazıyla sustum ve cevap vermedim..

İşi Allah’a havale ettim..

Zira “Namaz kılıp oruç tutanların özgürlükleri ellerinden alınmıştır” sözlerinden tam bir gün sonra Ani Harabelerini geziyorduk..

“Yaratık” tam önümden yürüyordu..Düz yolda giderken bir anda boylu boyunca yere kapaklandı ve yüzünü fena halde vurdu…

Gezimizin son günü Malatya Darende’de ki Ala Mascidi ve Kurşunlu Camii ni geziyorduk.

İnançsız “yaratık” ortalarda görünmüyordu.

Otobüsümüzün hareket saati gelmişti. Park yerindeki otobüsümüze giderken ilerde “ben ibadet etmem” diyen adam!, otobüse yaslanmış, “Bismillahirrahmanirrahim….Bismillahirrahmanirrahim” diyerek inliyordu..

Burun deliklerinde pamuk vardı.  Islattığı mendilini boynuna poşisini kafasına koymuştu..

Nefes almakta zorlanıyordu…

Daha sonra muavinden öğrendiğime göre, tansiyonu çıkmış, burnundan çok miktarda kan gelmiş..

Ben fotoğraf malzemelerimi otobüse koyarken o hala “”Bismillahirrahmanirrahim….Bismillahirrahmanirrahim” diyerek inliyordu..

 

Ey büyük Allah’ım. Hikmetinden sual olunmaz..

Sen hesap görenlerin en büyüğüsün.

Kiminin cezasını hem bu dünya da, hem ahiret de verirsin..

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM…

 

 H.Cangökçe..

Araç çubuğuna atla