ARKADAŞLIK DA YAŞAM GİBİDİR…
Hepimiz birileriyle arkadaş oluruz. Hatta birden bire sıkı fıkı oluruz. Herşeyi sakınmadan anlatır, paylaşırız. Bir süre sonra bir soğukluk girer araya. Sadece kısa sohbetlerde buluşuruz. Öyle zaman gelir ki ayrılmak şart olur.
Elif Şafak diyor ki: Bazen biriyle fena halde arkadaş oluyorum, sonra biraz tanıyınca geçiyor… Siz de yaşadınız mı böyle durumlar?
Arkadaşlık da hayat gibi dinamiktir. Arkadaşkardan biri evlenir, diğeri hala bekardır. Biri iyi iş bulur, diğeri işsizdir. Biri kariyer yapar, diğeri evde oturup çocuklarını büyütür. Birine Allah “yürü ya kulum” der, diğeri kıt kanaat geçinir. Biri dünyayı seçer, diğeri ahireti. Bunun gibi değişimler arkadaşlar arasında çekişmeler doğurabilir. Ancak bu değişimler oldukça sağlıklıdır. Oldukça doğaldır. Hepimiz büyüyoruz. Hepimiz olgunlaşıyoruz. Ve doğal olarak değişiyoruz. Yeni ilgi alanları geliştiriyoruz, yeni yaşam biçimlerine ilgi duyuyoruz.
Arkadaşlar arasında farklılaşan bakış açısı bazen de ayrılıklara neden oluyor. Kızım okuladaki arkadaşlıklarını ve aralarında geçen sorunları benimle paylaştığında ona birkaç öneride bulunuyorum. Beni pek dinlemiyor ama belki dinleyen birileri çıkar diye burada paylaşıyorum:
Yıkıcı Eleştiride Bulunan Arkadaş
Arkadaşın kıyafetlerini eleştiriyor, yiyecek seçimlerimle dalga geçiyor, başarısızlığına gülüyor, arkandan mı konuşuyor? Uzaklaşmalısın!
Rekabete Giren Arkadaş
Destek olmak yerine rakip mi oluyor? Sürekli her şeyi senden daha iyi yaptığıyla mı övünüyor? Sürekli senden daha becerikli olduğunu mu kanıtlamaya çalışıyor? Başarısını anlatırken senin başarısızlığını mı öne çıkarıyor? Senin beğendiğin her şeyi o da beğeniyor, senin yaptığın şeyleri yapmaya mı çalışıyor? Seni yenmek için mi uğraşıyor? Uzaklaşmalısın!
Menfaatçi Arkadaş
Sürekli isteklerde mi bulunuyor? Borç para alıyor, geri vermemek için bahaneler mi uyduruyor? Senden ödünç aldığı kıyafeti kirli, lekeli mi getiriyor? Ona ihtiyacın olduğunda ortadan kayıp mı oluyor? Hep veriyorsun, bir gün istediğinde yığınlarca bahaneyle mi geliyor? Çıkarcı, işini bilen, kullanıp atan, oyuncu birisi mi? Uzaklaşmalısın!
Sinsi ve Hasis Arkadaş
Ortak arkadaşnızı sahiplenip kendi yörüngesine mi çekmeye çalışıyor? Eşini, nişanlını, yakın arkadaşını elinden mi almaya uğraşıyor? Seni sana değersiz mi hissettiriyor? Uzaklaşmalısın!
Yalancı Arkadaş
Ufak tefek yalanlar neyse de, sürekli büyük yalanlar mı uyduruyor? Arkadaşlıkta dürüstlüğün gerekliliğinden habersiz mi? İflah olmaz bir oyuncuyla mı arkadaş olmuşsun? Uzaklaşmalısın!
Zor Zamanda Yok Olan Arkadaş
Ağlayacak bir omuz istediğinde ortadan yok mu olmuş? Seni dinlemiyor, görmüyor, anlamıyor ve hissetmiyor; öyle mi? Sadece iyi günde mi ortaya çıkıyor? Zor kararlarda seni yüreklendirmek yerine acına tuz mu basıyor? Uzaklaşmalısın!
Peki sen: Neden onunla arkadaşlık ediyorsun? Bu arkadaşlıktan ne kazanıyorsun? Beklentilerin nedir? Onunla birlikteyken hissettiğin olumlu ve olumsuz duygular nelerdir? O, senin arkadaşlığını hakkediyor mu?
Şimdi yukarıdaki sorulara nasıl cevap verdiğini bir düşün.. Cevap veremiyor musun?
O zaman lütfen kendine yalan söylemeyi bırak! Kendine haksızlık etmeyi de bırak! Çünkü arkadaş sana ayna olmalıdır. Yanlış yaptığında yansıtmalı ama doğruları da yansıtmalıdır. Yeri geldiğinde kötü davranışları görmeni sağlamak için uzaklaşmalı, iyi ve güzel davranışlarında seni alkışlamalıdır. Arkadaş, arkanı yasladığın insandır.Belki de kendisiyle en çok zaman harcadığın insandır. Birlikte büyüyüp olgunlaştığın insandır. Ama bu süreçte arkadaşlar birbirlerinde aradıklarını bulamayabilir. Birbirlerinin beklentilerine cevap vermeyebilir.. İşte o zaman arkadaştan uzaklaşmanın zamanıdır ki herkes kendi çapında büyümeyi ve olgunlaşmayı sürdürsün. Arkadaşlık da yaşam gibidir.. Dinamiktir.. Değişir. Dönüşür.