OSMANLI KADAR TEPENİZE TAŞ DÜŞSÜN!…
Bazı tosunlar genellikle İslâmiyeti de Osmanlılığı da küçük düşürmeye gayret etmekden marazî bir zevk alırlar ve işte tam bu yüzden bizzat küçük düşdüklerini fark etmezler.
Efendim, Sultan Vahîdeddîn Kasımın bilmem kaçında İstanbul’dan kaçmış, bu sempozyumcular ise toplantıyı işte tam o güne koyarak gizlice Osmanlıya hayranlıklarını ve monarşiyi geri getirme hayallerini çaktırmadan ifâde etmişler.
Fakat bizim CHP’li “Zehir Hafiyeler” elbet kül yutmamışlar. Ne yazık ki o târih Vahîdeddîn’in kaçdığı târih bile değilmiş, ama olur artık o kadar.
Behey Tokmak Kafalılar, eğer maksad bu idiyse o zaman sempozyumu 10 Kasıma denk getirip Atatürk’ün can verdiği gün o sarayda Osmanlıyı tekrar diriltmek daha “sembolik” olmaz mıydı?
Bunlar öylesine câhiller ki Sultan Abdülmecîd’in, tıpkı III. Selîm, II. Mahmud, II. Abdülhamîd yâhut Abdülazîz gibi Atatürk’ün “öncülleri”nden biri olduğunu idrâkden dahî âcizler!
Onların reformları, tercüme etdirdikleri kitablar, açdıkları okullar olmasaydı bir Mustafa Kemâl Paşa yetişebilir miydi, a Gaafiller?
Nedir bu Osmanlıdan ürküntünüz? Kendi öz dedelerinden, büyükannelerinden böylesine nefret etmek hangi cenâbet hâlet-i rûhiyenin eseridir?
Sizler târihimizin 19 Mayıs 1919’da yâhut en geç 29 Ekim 1923’de başladığını sanıyorsunuz ama yanılıyorsunuz!
Biz Batı Türklerinin târihi 1040 Yılı’ndaki Dendânekan Meydan Muhârebesi yâhut en geç 1071 Malazgird Meydan Muhârebesiyle başlar.
Selçuklu, Osmanlı ve Cumhûriyet ayrı ayrı devletler değil aynı devletin farklı görünümlerdeki devâmıdır!
Yarın başkanlık sistemine geçsek ayrı bir devlet mi kurmuş olacağız?
Sizin Osmanlıdan nefretiniz Osmanlıya vesîle-i iftihardır!
Osmanlı kadar tepenize taş düşsün!
ALINTI: Yağmur ATSIZ
Çeşitli Makale ve Yazılarım için:
http://www.turklider.org/TR/DesktopDefault.aspx?tabid=1583 da ” Haluk Cangökçe Gözüyle”